Kadıköy’de 200-300 metrekare civarındaki bir dükkandan dünyaca ünlü dev oyun bilgisayarı markası Monster’a adım adım…
Hedefi daima Türkiye’den bir dünya markası çıkarmak olan İlhan Yılmaz için kilit nokta, “pes etmemek”.
- Oyun bilgisayarı üretmek ve başlı başına bir marka yaratmanın gerçekleşeceğini herkesin imkansız olarak gördüğü anda bile İlhan Yılmaz’ın hayallerine sıkı sıkı sarılması ve sürekli bunun için çabalaması onu bugüne getiren özelliği olarak öne çıkıyor.
Genç yaşlardan itibaren bilgisayar sektörüyle iç içe bir çırak olarak her şeyiyle bilgisayarı tanımaya başlaması daha o yaşlardayken zihninde hayalinin temellerini atıyor. Bu hayali de bilgisayar şirketlerine toptan bilgisayar ürünü satan bir şirket kurmak
Başlangıçta kar oranı oldukça düşük ve bir o kadar da yoğun temposu olan bu girişim İlhan Yılmaz’a geniş bir güven sermayesi sağlıyordu.
Monster marka ismi olarak belirlenmesi de hoş ve ilginç bir hikaye ile gerçekleşiyor.
- Pixar’ın “Sevimli Canavarlar” animasyonunu izledikten sonra bu isim ile bilgisayar sektörünün ilginç derecedeki benzerliğini keşfeden İlhan Yılmaz, markasına “Monster” adını vermek istiyor.
Haliyle marka adını güçlü bir kelime olarak seçmek, ürünlere de yansıyor ve Monster bilgisayar güçlü bilgisayarlar üretmeye başlıyor.
- Marka yavaş yavaş oturmaya başlayınca da güçlü ve nitelikli bilgisayarlar, oyun bilgisayarları ile eşleşiyor ve marka kendi biçimini alıyor.
Bugün İlhan Yılmaz, 10 yıl sonrasında Monster’da gerçekleştirmek istedikleri hedefleri kurguluyorlar.
Süper güçlü, kağıt inceliğinde ve ulaşılabilir fiyatlarda bilgisayarlar tasarlamayı 10 yıl içinde gelmek istedikleri nokta olarak belirleyen Monster, gelecek vaadeden oyun girişimcilerine yatırım sağlayarak onların hayallerini gerçekleştirmeyi planlıyor.
